Daallo 159 Saldırısı

Daallo 159 Saldırısı

2 Şubat 2016’da Somali’nin başkenti Mogadişu’dan havalanan Daallo Havayollarına ait Airbus 321 tipi uçakta kalkıştan 20 dakika sonra bir patlama meydana geldi. Uçak 11.000 feet irtifadayken meydana gelen patlama kabinde bir delik açtı. Kaptan pilot uçağı sorunsuz şekilde Mogadişu havalimanına indirmeyi başardı. Olayın oluş biçimi bir terörist saldırıyı işaret ediyordu. Ne mutlu ki patlamada sadece 1 kişi hayatını kaybetti. Bir facianın eşiğinden dönüldüğüne sevinilse de saldırı sonrası ortaya çıkan detaylar havacılık güvenliği açısından özellikle de Türk Havayolları açısından çok büyük önem taşıyor. 

Somali hükümeti saldırıdan 3 gün sonra 16 F numaralı koltukta oturan Abdullahi Abdisalam Borleh’in havalimanında çalışan 2 kişiden bir dizüstü bilgisayar aldığını gösteren CCTV görüntüsünü paylaştı. Görüntüde saldırıda hayatını kaybeden Abdullahi Abdisalam Borleh’in güvenlik kontrolünden geçtikten sonra bilgisayarı aldığını görüyoruz. Arındırılmış bölgede teslim alınan bilgisayar hiçbir ilave taramadan geçirilmeden uçağa sokuldu.

Burada dikkat çekici olan konulardan birisi yolcunun yakıt tankının üstüne gelen ve kanat birleşiminde olan 16F numarada oturması. Bunun bilinçli bir tercih olması muhtemel. Ancak yolcunun terörist olduğundan emin değiliz. Somali istihbaratı Borleh hakkında bilgi sahibi olduklarını ancak herhangi bir şüpheli durumu olmadığını açıkladılar. Borleh, Hargesia doğumlu. Bir diğer deyişle Somaliland’in başkentinde dünyaya gelmiş. Somaliland, Somali’nin bölünmesiyle ortaya çıkan ve Mogadişu hükümetine olan düşmanca yaklaşımıyla biliniyor. Kabileciliğin bu kadar kök saldığı bir toplumda Borleh’in bir örgüt tarafından kandırılması şaşırtıcı olmaz. Borleh için ihtimalleri şöyle sıralayabiliriz.

  1. Yolcunun hiçbir terörist örgütle veya yasadışı örgütle ilişkisi yok. Sadece yardım amaçlı bir paketi tanıdığından teslim aldı.
  2. Yolcu bir terörist örgüt üyesi ve örgüt adına bir şey taşıdığını biliyor ancak içerisinde patlayıcı olduğunu bilmiyor.
  3. Yolcu bir suç örgütü üyesi ve kurye görevini yerine getiriyor. Örgüt adına uyuşturucu, para vb taşıdığını sanıyor ancak patlayıcı taşıdığının farkında değil.
  4. Yolcu terör örgütü üyesi ve örgüt adına intihar saldırısı gerçekleştiriyor. Patlayıcı yüklü bilgisayarın güvenlik taramasında tespit ihtimaline karşı havalimanında çalışan bir başka örgüt üyesinden bilgisayarı teslim alıyor.

D seçeneğini değerlendirirsek teröristin zamanlama konusunda başarılı olmadığını söyleyebiliriz. Ayrıca teröristlerin patlayıcı yüklü bilgisayarı kameraların önünde hiç gizleme gereği duymadan vermelerini de şüpheyle karşılamak lazım. Uçak tam irtifada olmadığı için sadece terörist kendisini öldürmüş oldu.. C seçeneğiniyse saldırıyı El-Şebab örgütü üstlendiği için eleyebiliriz. Geriye kalan her 2 seçenek de geçerli olabilir ancak tek bir şey kesin gözüküyor o da bu saldırının gerçekleşmesinde bir havalimanı çalışanın saldırıya destek olduğu. Patlayıcı yüklü bilgisayarı Borleh’e veren kişiler de bilgisayarın içinde bir patlayıcı olduğunu bilmiyor olabilirler.

Saldırının Hedefi

Saldırının Daallo Havayollarını hedef aldığını düşünmek iyimserlik olur. Saldırı sonrası yapılan açıklamalardan yolcuların Türk Havayolları Cibuti-Mogadişu seferinin hava koşulları sebebiyle iptal olması Daallo Havayollarına transfer olduğunu biliyoruz. Bu da asıl hedefin Türk Havayolları olabileceği ihtimalini kuvvetlendiriyor. Türkiye, dış politikasının gereği olarak Somali’ye çok önem veriyor ve bunu yatırımlarıyla destekliyor. Dünyanın en tehlikeli şehirlerinin başında gelen Mogadişu Recep Tayyip Erdoğan tarafından hem Cumhurbaşkanı hem de Başbakanlık seviyesinde ziyaret edildi. Türkiye bölgede kamplarda sağlık hizmetleri veriyor ve Somali hükümetine insani yardım sağlıyor, altyapı yatırımları yapıyor ve Somali’nin yeninden inşasında kilit bir rol oynuyor. Türkiye’nin bu hamlesi bölgede güç savaşı veren ve Mogadişu hükümetinin karşısında olan tüm oluşumları rahatsız etmesi kaçınılmaz. Türkiye’nin dış politikasıyla örtüşecek şekilde Türk Havayolları Mogadişu’ya uçuyor. Mogadişu’nun dünyaya açılabilmesi ve içine kapanmaması için seferlerin devam etmesi ve havalimanın işler şekilde kalması çok önemli. Şubat ayında gerçekleştirilen saldırıdan sonra Türk Havayolları dâhil çok sayıda havayolları uçuşlarını durdurdu. Saldırıdan yaklaşık 2 hafta sonra Ankara Somali Cumhurbaşkanını ağırladı. Tüm bu gelişmeler ışığında Türk Havayolları Mayıs ayında Mogadişu uçuşlarını ilave güvenlik önlemleriyle yeniden başlattı.

Son yıllarda, sivil havacılık güvenliği camiasında siber saldırılarla birlikte en fazla gündeme gelen konu iç tehdit (insider threat) konusudur. 2016 yılı içerisinde gerçekleşen Metrojet 9268 ve Daallo 159 saldırıları sektörün ön görüsünü haklı çıkardı. Metrojet’le seyahat eden yolcular ne yazık ki Daallo yolcuları kadar şanslı değildi. Bu iki olay tüm dünyanın dikkatini çekmiş olmasına karşın iç tehdit konusu konusundaki endişelerin yerinde olduğunu gösteriyor.

Comments are closed.